MEMLEKETTEN BİR FIKRA 

Cumhuriyetın ilk yıllarında Ülke fakir olduğu için  Hayvan başına, teneke başına(debo) buğday. vs. gibi herşeyden boç(vergi) alınmaktaydı.

Günün birinde memuré boçé yani vergi memurları köye gelmiş ve bir önceki yıldan liste yaptıkları hayvan listelerini kontrol ediyorlarmış, köylülerden fakir birinin sadece bir eşeği varmış, köylünün ne başka malı nede eşek için  vergi ödeyebileceği parası vardı, memur gelince uyanık köylü  eşeğin ayaklarını ve ağzını bağlayıp yatağa yatırmış,

memur sormuş; Geçen sene kayıtladığımız eşek nerede;?

Köylü: Vallahi baş efendi eşek mırar oldu  (Öldü);

Memur; yalan demiş ve içeri girmiş, içeride yatakta yatan birinden başka bir şey göremeyince hiddetlenip sormuş;

-Yataktaki kim diyerek yorganın altında ayakları ve ağzı bağlı eşeği işaret etmiş, Tabi yorgan eşeğin başına çekili olduğu için gözükmüyormuş;

Köylü cevap vermiş; başefendi iki aydır babam hasta hiç uyuyamamıştır. daha yeni uyudu  uyandırmasanız iyi olur demiş, bunun üzerine memur zokkayı yutup  dışarı çıkmış ve köylülere seslenmiş, bana oyun oynayanların canına okurum deyince;

Muzip köylülerden biri kendini tutamayıp, ZIRT HAHA demiş, memur o ne demek ?

diye sormuş; tabi muhtar araya girmiş hemen durumu toparlamış, efendim ZIRTHAHA bizde bir yemek ismidir, arkadaşımız size öğle yemeği olarak zırthaha ikram edecekmiş.

Bunun üzerine memur tamam demiş yiyelim bakalım deyip, öğle vakti yemeğe gittiğinde evinde bir şey olmayan köylü sadece hékerun (yağda pişirilen yumurta) yapıp önüne koyunca, memur gülmüş ulan demiş bizde buna kaygana derler; burada ZIRTHAHA diyorlar demiş ve zırthahayı mideye indirmiş.....

Hayatta hep gülmeniz dileği ile..... sevgiyle kalın..