• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/semskiasireti
  • https://www.twitter.com/semski_asireti

SONSUZA KADAR BARIŞ, BİRLİK VE KARDEŞLİK İÇİN EL ELE

Üyelik Girişi
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi3
Bugün Toplam356
Toplam Ziyaret16003793
ŞEMS KİMDİR
ŞEMSKANLILARIN TARİHİ
BÜYÜKLERİMİZ
DRAMATİK HAYATLAR
SİTEMİZİ BEĞENİN
Saat
Title of the document

1
MEMEDÊ KAZIM
semskiasireti@gmail.com
STALİN’İN SÜRGÜNE GÖNDERDİĞİ KÜRTLERİN ACILARI VE YOLDA ÖLEN 50.000 KÜRDÜN TRAJİK HİKAYESİ
29/09/2012
..

Sovyetler Birliği(Bu günkü adıyla Rusya)’da genel olarak Kürtler Ermenistan ve Azarbaycan’ın kırsal kesimlerinde yaşıyorlardı. Bunun dışında Kafkasyanın Güneyi ve Gürcistan ile öteki bazı Rusya cumhuriyetlerinde yaşıyorlardı. Stalin döneminde ve daha öncesinde  Türk Rus ve İran Rus savaşları neticesinde iyice hırpalanan  Kürt bölgeleri maddi ve manevi yönleri ile  ağır yaşam şartları ile boğuşuyor ve bu yıkımın bedelini çok ağır ödüyorlardı. Özellikle Azarbaycan’daki kürtlerin durumu içler acısıydı.Halkın % 50’sinden fazlası aç ve evsizidi. Binlerce kişi çok çetin kış şartlarında mağaralarda yaşıyordu. Aydınlatmada yararlanılan  gaz yağı bulmak imkansızdı, çam çırası ve kuru ağaç kabukları yakıyorlardı.

Bu şartlar altında Rusya Hükümeti bir kararname ile Kalbacar,Laçin, Kubatlu, Zengili, Erivan, Elegez, Tezekend, Kafkasya ile Gürcistan’daki kürtler tehcire zorlandı. 1937 yılında Başta Celali, Brukan, Beski, Zoqori(Ezidi) gibi aşiretlerin yanında isimleri kayıtlarda olmayan bir çok kürt aşiretlerini  “Elverişsiz Unsur” olarak nitelendirip, despotça  mesnetsiz gerekçeler ileri sürerek asimilasyon ve baskı altında tutulmaya başladı. Kış aylarında Orta Asya Cumhuriyetine , Kazakistana, Kırgızıstan  ve bir çok uzak orta Asya ülkelerine tehcire zorladı.

Yüz binlerce Kürdün yıllarca  acılarını unutamadığı insanlık dışı muamelelere maruz kaldığı bu sürgün  tarihin utanç sayfalarına Stalin sürgünü olarak yazıldı.

  

Kasım ayında Sovyet orduları Güney Kafkasya sınırlarındaki Aras ırmağı kıyılarından Karankayanski bölgelerinde bulunan Kürt köyleri ile Nahcıvan’da ki 12  köyde yaşayan Kürtlerle sürgünün startını verdiler. Sadece giysileri ve çocuklarını alabilen Kürtler,  Rus askerleri eşliğinde hayvan taşınan yük trenlerine bindirilerek gönderildi. Sonra diğer bölgelerdeki sürgünler biri birini takip etti.Yollarda soğuk ve açlıkla boğuşan Kürtlerin bekletildikleri istasyonlarda bile trenlerden inmelerine izin verilmiyordu. Soğuk ve açlıktan ölenler ise bir çöp gibi trenlerden atılıyor, istasyonlardaki temizlik görevlileri tarafından götürülüyordu.

Her bekletildikleri istasyonda bir öğün yemek veriliyordu. Güney Kafkasya sınırlarından Kazakistan’a normalde 3 gün sürmesi gereken yolculuk, sağ kalanlarla ancak bir ay içinde tamamlanabildi. Burada Kürtçe’den başka dil bilmeyen Kürtlerin toplu yaşamına izin verilmedi ve 110 ayrı bölgeye dağıtıldı 

Hatta; Medya  televizyonunda izlediğim bir programda   sürgüne maruz kalmış yaşlı bir Kürt kadını ile yapılan  bir röportaja şahit olduğumda  göz yaşımı tutamamıştım.

Kadın şöyle anlatıyordu;  Yol uzadıkça uzuyordu,  vagonların  tahtaları arasından  tipi üzerimizi karla kapatıyordu, açlık ve soğuktan  saatte en az 3 kişi ölüyordu. Biz askerlere; istasyonda mola verin cenazelerimizi defnedelim dediğimizde; biz defnederiz deyip cenazelerimizi yolda vagonlardan atıyorlardı. Bir çok insanın ölen yakınlarının mezarı bile yoktu. Bazen kendi kendimize soruyorduk, Cenabı Allah bu kaderi neden bize reva gördü, yanımdaki kadının  babası, oğlu   ve iki kızı peşpeşe öldüler, kadının feryatları ve ağıtları hala yüreğimde bıçak yarası gibi bana acı vermektedir.. Hastaların iniltileri ile yakılan ağıtları  ancak başımı mezara koyduklarında  unutabilirim. Allah bu acı ve felaketleri bir daha kimseye yaşatmasın dediği zaman  kadının gözleri doluyordu.

 Kürtlerin sürüldükleri köy ve kasabaların dışına çıkışları yasaklandı. Bu bölgeler daha çok Kazakistan’da nüfusun seyrek olduğu bozkırlardaki yerleşim yerleriydi. Böylece yoluculuk sırasında sağ kalmayı başaran birçok aile de yeniden parçalanmış oldu. Bu sürgünlerde tam olarak ne kadar insanın öldüğünün kayıtları ise devlet arşivlerinin dışında bilinmiyor. Ancak ilk sürgünlerin bittiği 1939’larda Kazakistan’da yapılan nüfus sayımlarında 2 bin 400 kişi kendini Kürt yazdırmıştı. Oysa sadece Kazakistana 1939’ kadar sürülen kürt  sayısı 30 bin civarındaydı.30 bin Kürt’ten arta kalan 2 bin 400  sayısı  trajediyi fazlası ile açıklıyordu.

Bu dram bitmeyecekti,nitekim 1944 yılının başında yine kış yine açlık , yine hastalığın kol gezdiği bir dönemde İkinci Dünya Savaşının gerginliği içinde ikinci sürgün  gerçekleşti. Birincisinden pek farkı olmayan  ikinci sürgünde de aynı dram sahneye konmuştu.Tıpkı birinci sürgünde olduğu gibi yıne binlerce Kürt yollarda sefil ve perişan bir  vaziyette hayatta  kalmaya çalışıyordu, Sürgüne karşı çıkanlar anında öldürülüyor ve gömülmelerine bile izin verilmiyordu.

 Sonuç olarak her iki sürgünde de yüz binlerce kürt yerinden yurdundan atıldı, resmi olmamakla beraber yapılan araştırma sonunda  50.000  kürdün bu sürgünde hayatını kaybettiği ifade ediliyor. Olayın tanıklarının ifadelerine bakılırsa bu sayı 90 binlere dayanmaktadır.

Netice de  hayatta kalmayı başaran sürgün Kürtler yine Sovyet Federasyonu  içinde ama göçmen statüsünde Federasyonun dört bir yanına dağılarak  yaşıyorlardı. İşsizlik, yoksulluk, yerleşik düzende olmamanın sıkıntıları, bulundukları yerde vatandaşlığa Kabul edilmesinin  keyfi gerekçeler ile sürüncemede bırakılarak geciktirilmesi, bunun sonucu olarak ta sosyal güvencelerinin olmaması, sosyal-kültürel yaşamın idamesi için gerekli şartların yetersiz oluşu gibi etkenler bir araya gelince, Sürgün kürtlerin durumu daha da kötüleşti, yaklaşık olarak 150-200 bin sürgün mağduru kürt bu olumsuz şartlardan etkilendi. Sürgün edilen Kürtlerden  Krasnodor, Stavropal, Yaroslavl ve Tambov illeri ile  Moskovaya dağılmış olan Kürtlerin durumları biraz daha iyi idi. Sovyetler birliği Mihael Gorbaçov’un başlattığı Glasnost  hareketi  dağıldı ve bağımsız devletler topluluğu adını aldı ama orada  değişmeyen bir şey vardı;  Kürtlerin Bağımsız Devletler Topluluğunun tamamına özgü sıkıntıları ve acımasızca kopartıldıkları topraklarının özlemi hiç bitmedi.

 

. 


 



5778 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

spasî     18/01/2014 03:49

spas mamoste..em jî kurde erîvanê ne lê em sala 1937 am de derbazî tirkiyê bûne piştî li ber kirkirina artêşa sovyetê.
Mehmet kaya

Yazarın diğer yazıları

Darbeler ve Halkın İradesi - 19/07/2016
Darbeleri tarihe gömelim
DIMDIM KALESİNİN SAVUNMASINDA MUHTEŞEM BİR KAHRAMAN:EMİRHAN BRADOST - 20/11/2014
Kürtler bir yıl bu kaleyi savundular. Sonunda savunmadan vazgeçip kaleden dışarı çıktılar. Kaleyi kuşatmaya alan orduyla şiddetli bir çatışmaya girip, sonuna kadar savaştılar
Kürtler ile Diğer Müslümanlara yapılan Ermeni Katliamlarında Emperyalistlerin Rolü - 15/03/2014
Müslüman halkın evlerini ateşe verme, mallarını gasp etme, yağmalama, cami, medrese, tekke ve mektepleri yakma şeklinde gerçekleşen olaylarda,Rusların Ermenilere yardımı yanında Müslüman halkın kafalarını kılıç ile kesme, kızların namuslarını talan
Dünyanın kaderini değiştiren Derin Yahudi gücü: Rothschild ailesi ve İsrail - 21/07/2013
Dünyanın kaderini değiştiren Derin Yahudi gücü:Rothschild ailesi ve İsrail
Zerife Xatun Olayı ve Mala Kok Ağa ile Müslüman Kürtlerin Kanlı çatışmaları - 09/04/2013
Bu kültür içinde günümüzde hala anlatılan Çoban Ağa hikayesi Mala Kok Axa ve Zerife Xatun meselesi oldukça ilginç olaylar içermekteydi.
2.Adulhamit'in Aşiret Mekteplerini Kurma Amacı ve Bu Okuldan Yetişen Ünlü Kürtler - 04/02/2013
2.Adulhamit'in Aşiret Mekteplerini Kurma Amacı ve Bu Okuldan Yetişen Ünlü Kürtler
AĞRI İSYANINDA ALİCAN İLE SEYİTXANÊ KERR'İN ÇABALARI VE AKİBETLERİ - 02/01/2013
AĞRI İSYANINDA ALİCAN İLE SEYİTXANÊ KERR'İN ÇABALARI VE AKİBETLERİ
MODERN ASİMİLASYON VE ELDEN GİDEN KÜRT GENÇLİĞİ - 04/11/2012
MODERN ASİMİLASYON VE ELDEN GİDEN KÜRT GENÇLİĞİ
VAN’IN YETİŞTİĞİ BÜYÜK DEĞERLER:KURDİ MUHAMMED AĞA EL –VANLI VE YÜZBAŞI HACO BEY - 12/05/2012
VAN’IN YETİŞTİĞİ BÜYÜK DEĞERLER:KURDİ MUHAMMED AĞA EL –VANLI VE YÜZBAŞI HACO BEY
 Devamı
.

H.Abdurrahman KEDALİ
(Bilgi, Sayfası)
DÜŞÜNDÜREN MİZAH KÖŞESİ
ŞAİR VE YAZARLAR KÖŞESİ




Site Haritası
FIKRA KÖŞESİ