• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/semskiasireti
  • https://www.twitter.com/semski_asireti

SONSUZA KADAR BARIŞ, BİRLİK VE KARDEŞLİK İÇİN EL ELE

Üyelik Girişi
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi5
Bugün Toplam320
Toplam Ziyaret16003757
ŞEMS KİMDİR
ŞEMSKANLILARIN TARİHİ
BÜYÜKLERİMİZ
DRAMATİK HAYATLAR
SİTEMİZİ BEĞENİN
Saat
Title of the document

1
Tarih Dede
tarihdede@semskiasireti.com
FATİH SULTAN MEHMET'İN HOCASI MELA ŞEMSEDDİN (ŞEHRESORLU ÜNLÜ KÜRT MOLA GORANİ) HAKKINDA
27/03/2012
.. Mela Şemseddin El- Gorani diye ünlü olan, Gorani'nin gerçek adı, Ahmed Bin İsmail'dir. Şehri Zur'lu olan Mela, dönemin önemli alimleri arasında yer aldı. İlk öğrenimini memleketinde bitirdi. daha sonra Mısır a giderek, buradaki ünlü din adamlarının ve alimlerin yanında eğitim gördü. Dini ilimlerde ilerleyerek İbni HAcer El Hüseyni den dini ve ilmi icazetnamesini aldı. Daha sonra Bursa ya giderek, oradan Sultan 2.Murat ile temasa geçti. Hüdavendigar ve Beyazıd Medreselerine Eğitmen olarak atandı. Daha sonra Şehzade Fatih Sultan Mehmet'in hocalığını yaptı. derse fazla rağabet etmeyen Fatih i zor kullanarak eğitti. Fatih tahta geçtikten sonra hocası olan Gorani'nin veziri olmasını istedi. Bunu kabul etmeyen Gorani önce asker bölgesine, daha sonra da Bursaya Kadı olarak atandı. Bu görevinden sonrada saltanat vakfının mütevelliğine atandı. Sultan birgün Mela Şemseddin'ne şeriata aykırı bir yazı gönderir. Yazıyı alan Mela buna sinirlenerek yazıyı alır yırtar, bunu duyan Sultan, Mela Şemseddin'i (Akşemsettin) görevinden alır. Bunun üzerine Mele Şemseddin Mısır'a gider. Burada sultan Kaytbay tarafından sevgi ve saygıyla karşılanır, kendisine hediyeler verilir. para tahsis edilir ve ikramda bulunulur. daha sonra Fatih Sultan Mehmet bu yaptıklarından pişman olunca, Mısır Sultanına ricada bulunarak, Akşemsettin'in İstanbul'a gönderilmesini ister. Mısır Sultanı her ne kadar onu göndermek istemediyse de Mele Şemsettin'in Fatih e duyduğu sevgi ve Baba şefkati ile beslediği duygulardan dolayı istanbul a geri döner. Mela Şemseddin istanbul a geri döndükten sonra Fatih Tarafından H. 862 (m.1458) yılına kadar tekrar bursa kadılığına atandı. bir süre sonra müftülük makamına yükseldi.

(Osmanlı Müellifleri adlı eserin yazarı Şeyhülislam deyiminin yerine Müftü kelimesini kullanması o dönemde bu iki mevkinin arasında hiç bir farkın olmayışından kaynaklanmaktadır.)

Bu makam için kendisine günde 200 ayda 20,000 yılda 50 000 dirhem verilmiştir. bunun yanı sıra arada bir sultanın hediye ve tahsisatıda yer alıyordu. bu dönemde zemeh şeri ve el beydavinin sözlerine itiraz mahiyetinde gayet el elmani fi tefsir el sebul mesani adlı tefsirini telif etti. ayrıca el buhari için el kevser el cariala rizul buhari adlı bir açıklama telif etti. bunların yanı sıra tuhfet ibni hacer el heytey ali el kirmani hakkında çok değerli haşiyeleri olan mela şemseddin in sultan fatih hakkında da el şafiiye adlı 600 beyitlik bir manzume yazmıştır. diğer eserleri ise el durel lami ala cemul cevami ve kuran i kerim ilmi ile ilgili fevait el durer fişeh levami ul gurar adlı kitapları vardır. rahmetli bir çok ilim tevsirlerinin merci ve kaynağı idi. çok sayıda alim yetiştirdi. çok heybetli bir gövdesi vardı. sultan ve vezirleri o dönemin örf ve adetlerinin tersine sade isimleri ile hitap eder hatta sultana gittiğinde onunla tokalaşarak hal hatır sorardı. sultan fatih e sürekli "yediğin içtiğin ve giydiğin sana haramdır." deyip nasihatta bulunurdu. bir keresinde sultanla birlikte yemek yerken, sultan kendisine, "baksana sende haram yiyorsun" der. buna karşılık mela şemseddin "senin önüne düşen haram, benim önüme düşen helaldir." şeklinde cevap verir. bunun üzerine sultan sofrayı çevirerek kendi önündeki sofrayı onun önüne getirir. mela yemeği yemeye devam edince, Sultan "sen benim yediğim yerden yediğine göre haram yiyorsun" der, mele buna karşılık da "sen haram olan yeri bitirdin; ben de helal yeri bitirerek yedim" şeklinde yanıt verir. Mela daima muazzez ve mükerrem yaşadı. H.892 yılında İstanbul da vefat etti. (Osmanlı müellifleri adlı kitaba göre Mela Şemseddin H.893 yılında vefat etmiştir.)
Cenaze namazını Sultan Beyazıd Kıldırdı. toprağa verilişinde hazır bulunan sultan mehmet, rahmetlinin 180,000 borcunu hak sahiplerine ödedi. Ölümü istanbul da herkesi hüzün ve kedere boğdu. (Mehaşir ül Ekrad, El şakaik, el numaniye).


9546 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

     23/04/2012 10:08

Fatih'in lalasi Melle Gurani ile Haci Bayram-i Veli 'nin ogrencisi olan goynuklu Aksemseddin hazretleri arkli kisiler fakat ikiside Fatih'in beraberindeki Kutlu fethin minarlarindandir.
ozgur yardimci

Yazarın diğer yazıları

İRAN KÜRDİSTANINDAKİ CELALİLERİN YÜREK BURKAN DRAMI - 25/11/2013
tarihin sayfalarına geçen kara lekelerden biri olan Celalilerin bu dramının etkilerini hala gideremeyen aileler vardır. Ancak Selahaddin-i Eyyubinin süvari birliklerini oluşturan tarihin bu kahraman aşireti inanç ve azimleri sayesinde bu yaraların
Nakşibendi Tarikatını Anadolu'ya getiren Ünlü Kürt Düşünürü Mevlana Halid-i Kürdi - 14/05/2013
Nakşibendi Tarikatını Anadolu'ya getiren Ünlü Kürt Düşünür Mevlana Halid-i Kürdi
MERVANİ KÜRT DEVLETİNİN İLK KURUCUSU EBU ABDULLAH EL SÜLEYMAN BİN DOSTIK’IN TRAJİK HAYATI - 30/01/2013
MERVANİ KÜRT DEVLETİNİN İLK KURUCUSU EBU ABDULLAH EL SÜLEYMAN BİN DOSTIK’IN TRAJİK HAYATI
LOZAN ATLAŞMASININ KÜRTLERE KAYBETTİRDİKLERİ VE GÜNÜMÜZE YANSIYAN SANCILARI - 03/12/2012
LOZAN ATLAŞMASININ KÜRTLERE KAYBETTİRDİKLERİ VE GÜNÜMÜZE YANSIYAN SANCILARI
ÇALDIRAN SAVAŞINA FİİLEN KATILMIŞ BAĞIMSIZ KÜRT BEYLİK - AŞİRETLERİ VE AKİBETLERİ - 13/09/2012
ÇALDIRAN SAVAŞINA FİİLEN KATILMIŞ BAĞIMSIZ KÜRT BEYLİK VE AŞİRETLERİ
ŞEMSKANLILAR İLE BRUKANLILARIN TARİHİ SERÜVENLERİ ARASINDAKİ İLGİNÇ BENZERLİKLER - 24/02/2012
ŞEMSKANLILAR İLE BRUKANLILARIN TARİHİ SERÜVENLERİ ARASINDAKİ İLGİNÇ BENZERLİKLER
OSMANLI DÖNEMİNDE DEVLETE HİZMET EDEN ÜNLÜ KÜRT DİPLOMAT , VALİ VE BÜYÜK ŞAHSİYETLER - 18/01/2012
OSMANLI DÖNEMİNDE DEVLETE HİZMET EDEN ÜNLÜ KÜRT DİPLOMAT , VALİ VE BÜYÜK ŞAHSİYETLER
TANIKLARIN ANLATIMIYLA ZİLAN DERESİ KATLİAMI - 22/11/2011
TANIKLARIN ANLATIMIYLA ZİLAN DERESİ KATLİAMI
1.DÜNYA SAVAŞININ ARDINDAN YABANCI GÖZÜ İLE TÜRKLERİN KÜRTLERE BAKIŞ POLİTİKALARI - 02/11/2011
1.DÜNYA SAVAŞININ ARDINDAN YABANCI GÖZÜ İLE TÜRKLERİN KÜRTLERE BAKIŞ POLİTİKALARI
 Devamı
.

H.Abdurrahman KEDALİ
(Bilgi, Sayfası)
DÜŞÜNDÜREN MİZAH KÖŞESİ
ŞAİR VE YAZARLAR KÖŞESİ




Site Haritası
FIKRA KÖŞESİ